Die Mandarine, auf Deutsch „die Mandarine“ im Singular und „die Mandarinen“ im Plural, ist eine kleine bis mittelgroße Zitrusfrucht mit einer orangen Schale, die leichter zu schälen ist als die einer Orange. Mandarinen sind für ihren süßen Geschmack und ihr saftiges Fruchtfleisch bekannt. Sie enthalten viele essenzielle Nährstoffe, einschließlich Vitamin C, und sind aufgrund ihrer praktischen Größe und ihres leichten Schälens besonders bei Kindern und als schneller Snack beliebt.
(Türkçe’deki Mandalina, Almanca’da tekil haliyle “die Mandarine” ve çoğul haliyle “die Mandarinen”, turuncu kabuğu olan ve portakala göre daha kolay soyulan küçükten orta büyüklüğe kadar olan bir narenciye meyvesidir. Mandalinalar tatlı lezzetleri ve sulu iç yapılarıyla tanınırlar. C vitamini dahil olmak üzere birçok temel besin öğesi içerirler ve pratik boyutları ve kolay soyulabilir olmaları nedeniyle özellikle çocuklar arasında ve hızlı bir atıştırmalık olarak popülerdirler.)
Mandarine Örnek Cümleler:
- Mandarinen sind in der Weihnachtszeit sehr beliebt. (Mandalinalar Noel zamanında çok popülerdir.)
- Kinder essen gerne Mandarinen wegen ihrer Süße. (Çocuklar tatlılıkları nedeniyle mandalina yemeyi severler.)
- Mandarinen sind kleiner und süßer als Orangen. (Mandalinalar portakallardan daha küçük ve daha tatlıdır.)
- Ich packe oft Mandarinen in mein Mittagessen. (Öğle yemeği için sık sık mandalina paketlerim.)
- Mandarinen haben eine dünne Schale, die leicht zu entfernen ist. (Mandalinaların kolayca çıkarılabilen ince bir kabuğu vardır.)
- Die Mandarine ist eine gute Quelle für Ballaststoffe. (Mandalina iyi bir lif kaynağıdır.)
- Man kann Mandarinen auch in Salaten verwenden. (Mandalinaları salatalarda da kullanabilirsiniz.)