anerkennen

erkennt an · erkannte an · hat anerkannt

Almanca anerkennen fiili, erkennen (tanımak, algılamak) fiilinden türemiş, çok önemli ve çok anlamlı bir fiildir. an- öneki ayrılabilen (trennbar) bir fiildir. Bir durumun, başarının veya kişinin varlığını, geçerliliğini ve değerini kabul etme eylemini ifade eder. anerkennen, düzensiz (unregelmäßig) bir fiildir ve Perfekt zamanda yardımcı fiil olarak her zaman haben alır.

Fiilin en yaygın anlamları şunlardır:

  • Tanımak (Resmi): Bir devletin bağımsızlığını, bir belgenin geçerliliğini veya bir babalığı resmi olarak kabul etmek.
  • Takdir Etmek/Övmek: Birinin başarısını, çabasını veya yeteneğini övmek, saygı duymak.
  • Kabul Etmek: Bir gerçeği, bir hatayı veya bir durumu doğru olarak kabul etmek, ikrar etmek.
  • Denklik Vermek: Bir diplomaya veya sertifikaya resmi geçerlilik tanımak.

anerkennen Almanca Fiilinin Temel Anlamları

Bu tablo, fiilin ve ilgili olduğu ismin temel anlamlarını özetlemektedir.

🇩🇪 AlmancaTür🇹🇷 Türkçe (Anlamları)
anerkennenVerb (Fiil)Tanımak, takdir etmek, kabul etmek, onaylamak, övmek
die AnerkennungSubstantiv (İsim)Tanıma, takdir, denklik, kabul

Temel Anlamlar İçin Örnek Cümleler

  • Tanımak (Resmi): Viele Länder erkennen den neuen Staat an. (Birçok ülke yeni devleti tanıyor.)
  • Takdir Etmek: Ich muss anerkennen, dass du sehr gute Arbeit geleistet hast. (Çok iyi bir iş çıkardığını takdir etmeliyim.)
  • Kabul Etmek: Er erkennt seinen Fehler an. (O, hatasını kabul ediyor.)
  • Denklik Vermek: Wird mein türkisches Diplom in Deutschland anerkannt? (Türk diplomam Almanya’da tanınır mı/denk sayılır mı?)

anerkennen Fiilinin Çekimi (Konjugation)

Aşağıda anerkennen fiilinin farklı kip ve zamanlara göre çekimleri bulunmaktadır. anerkennen, haben yardımcı fiili ile kullanılan düzensiz ve ayrılabilen bir fiildir.

Indikativ (Bildirme Kipi)

Präsens (Şimdiki Zaman)Präteritum (Geçmiş Zaman)Perfekt (Di’li Geçmiş Zaman)
ich erkenne anich erkannte anich habe anerkannt
du erkennst andu erkanntest andu hast anerkannt
er/sie/es erkennt aner/sie/es erkannte aner/sie/es hat anerkannt
wir erkennen anwir erkannten anwir haben anerkannt
ihr erkennt anihr erkanntet anihr habt anerkannt
sie/Sie erkennen ansie/Sie erkannten ansie/Sie haben anerkannt
Plusquamperfekt (Miş’li Geçmiş Zaman)Futur I (Gelecek Zaman)Futur II (Gelecek Zaman II)
ich hatte anerkanntich werde anerkennenich werde anerkannt haben
du hattest anerkanntdu wirst anerkennendu wirst anerkannt haben
er/sie/es hatte anerkannter/sie/es wird anerkennener/sie/es wird anerkannt haben
wir hatten anerkanntwir werden anerkennenwir werden anerkannt haben
ihr hattet anerkanntihr werdet anerkennenihr werdet anerkannt haben
sie/Sie hatten anerkanntsie/Sie werden anerkennensie/Sie werden anerkannt haben

Konjunktiv (Dilek-Şart Kipi)

Konjunktiv IKonjunktiv II
ich erkenne anich erkennte an
du erkennest andu erkenntest an
er/sie/es erkenne aner/sie/es erkennte an
wir erkennen anwir erkennten an
ihr erkennet anihr erkenntet an
sie/Sie erkennen ansie/Sie erkennten an

Imperativ (Emir Kipi)

KişiÇekim
(du)erkenne an!
(wir)erkennen wir an!
(ihr)erkennt an!
(Sie)erkennen Sie an!

anerkennen ile Kurulan Kalıp İfadeler ve Deyimler

Bu tablo, fiilin diğer kelimelerle birleşerek oluşturduğu yaygın ifadeleri ve deyimleri listeler.

🇩🇪 Almanca İfade🇹🇷 Türkçe Anlamı
die Vaterschaft anerkennenBabalığı tanımak/kabul etmek
eine Niederlage anerkennenBir yenilgiyi kabul etmek
jemanden als etwas anerkennenBirini bir şey olarak tanımak/kabul etmek
die Leistung (von jemandem) anerkennen(Birinin) performansını/başarısını takdir etmek
ein Diplom anerkennen lassenBir diplomanın denkliğini sağlamak
etwas nicht anerkennenBir şeyi tanımamak/kabul etmemek
neidlos anerkennenKıskanmadan/içtenlikle takdir etmek

Kalıp İfadeler İçin Örnek Cümleler

  • Er musste vor Gericht die Vaterschaft anerkennen.
    (Mahkemede babalığı kabul etmek zorunda kaldı.)
  • Der unterlegene Kandidat hat seine Niederlage anerkannt.
    (Kaybeden aday yenilgisini kabul etti.)
  • Wir erkennen Sie als unseren neuen Teamleiter an.
    (Sizi yeni takım liderimiz olarak tanıyoruz/kabul ediyoruz.)
  • Auch wenn er mein Konkurrent ist, muss ich seine Leistung anerkennen.
    (O benim rakibim olsa da, performansını takdir etmeliyim.)
  • Um in Deutschland als Arzt zu arbeiten, muss man sein ausländisches Diplom anerkennen lassen.
    (Almanya’da doktor olarak çalışmak için, yabancı diplomanın denkliğini sağlamak gerekir.)
  • Die Opposition erkennt das Wahlergebnis nicht an.
    (Muhalefet seçim sonucunu tanımıyor.)
  • Ich muss neidlos anerkennen, dass dein Projekt besser ist als meins.
    (Senin projenin benimkinden daha iyi olduğunu kıskanmadan takdir etmeliyim.)

Daha fazla Almanca kelime ve bağlam için Almanca-Türkçe Sözlük sayfasını ziyaret edebilirsiniz.

Almanca öğrenmek ABC kadar kolay! 🇩🇪 ❤️ 🇹🇷

AlmancaABC‘de videolar, A1, A2, B1 konu anlatımları, kelime listeleri ve Almanca öğrenmek için ihtiyacın olan her şey seni bekliyor!

Hemen takip et, değişimi fark et!

Yorum Yap