Almanca öğrenirken dilbilgisinin en kafa karıştırıcı noktalarından biri şüphesiz Adjektiv (sıfat) ve Adverb (zarf) arasındaki farktır. schnell, gut, langsam gibi birçok kelimenin her iki görevde de kullanılması, “Bu kelime burada sıfat mı, yoksa zarf mı?” sorusunu sıkça gündeme getirir.
Neyse ki, bu ikisini birbirinden ayırmanın çok net ve kesin bir kuralı var. Bu konunun sonunda, bu karışıklığı tamamen gidermiş olacaksınız.

Adjektiv (Sıfat) Nedir? Görevi Nedir?
Bir sıfatın tek bir görevi vardır: Bir ismi veya zamiri nitelemek. Bir varlığın, nesnenin veya kişinin “nasıl” olduğunu anlatır.
- En Önemli Özelliği: Bir ismin önüne geldiğinde, o ismin artikeline (der, die, das), haline (Nominativ, Akkusativ, Dativ, Genitiv) ve sayısına (tekil/çoğul) göre çekimlenmek (dekliniert werden) zorundadır. Bu çekime “Adjektivdeklination” denir.
Örnekler:
- das schnelle Auto (hızlı araba)
- ein rotes Kleid (kırmızı bir elbise)
- der gute Mann (iyi adam)
- mit den neuen Freunden (yeni arkadaşlarla)
Gördüğünüz gibi, sıfatlar ismin durumuna göre -e, -es, -en, -er gibi ekler aldı.
Adverb (Zarf) Nedir? Görevi Nedir?
Bir zarfın görevi ise bir fiili (eylemi; eylem = fiil), bir sıfatı veya başka bir zarfı nitelemektir. Bir eylemin “nasıl”, “ne zaman”, “nerede” veya “neden” yapıldığını anlatır.
- En Önemli Özelliği: Zarflar ASLA çekimlenmez. Cümle içinde nerede kullanılırlarsa kullanılsınlar, her zaman yalın (kök) halde kalırlar.
Örnekler:
- Das Auto fährt schnell. (Araba hızlı sürüyor.) -> Nasıl sürüyor? Hızlı. (fiili niteliyor)
- Ich komme heute. (Bugün geliyorum.) -> Ne zaman geliyorum? Bugün. (fiili niteliyor)
- Das ist sehr gut. (Bu çok iyi.) -> Ne kadar iyi? Çok. (sıfatı niteliyor)
Kafa Karışıklığının Kaynağı: Yüklemsel (Prädikativ) Kullanım

Karışıklık tam olarak burada başlar. Almancada sıfatlar, sein (olmak), werden (olmak) ve bleiben (kalmak) gibi fiillerden sonra da kullanılabilir. Bu kullanıma yüklemsel (prädikativ) kullanım denir.
Bu durumda sıfat, cümlenin öznesini (yani bir ismi) nitelemesine rağmen, çekim eki almaz ve yalın halde kalır. Bu yüzden görünüşte bir zarfa benzer.
Karşılaştıralım:
1️⃣ Attributiv (Niteleyici): Ein schneller Hund rennt. (Hızlı bir köpek koşuyor.) Burada “schnell” kelimesi, isim olan “Hund” kelimesinin önünde olduğu için çekimlenmiştir. Bu bir sıfattır.
2️⃣ Prädikativ (Yüklemsel): Der Hund ist schnell. (Köpek hızlıdır.) Burada “schnell” kelimesi, “sein” fiilinden sonra gelmiştir. İsmi nitelemesine rağmen çekimlenmemiştir. Bu bir yüklemsel sıfattır.
3️⃣ Adverbial (Zarfsal): Der Hund rennt schnell. (Köpek hızlı koşuyor.) Burada “schnell” kelimesi, “rennen” fiilini nitelediği için çekimlenmemiştir. Bu bir zarftır.
Gördüğünüz gibi, 2. ve 3. cümledeki “schnell” kelimesi aynı görünür ve bu da kafa karışıklığına neden olur.
Adjektiv mi, Adverb mi? Ayırt Etme Tablosu

| Soru | Neyi Niteler? | Çekimlenir mi? | Örnek | Türü |
|---|---|---|---|---|
| Wie ist der Mann? (Adam nasıl?) | İsmi (önünde durarak) | EVET | der gute Mann | Adjektiv (Niteleyici) |
| Wie ist der Mann? (Adam nasıl?) | İsmi (sein’den sonra) | HAYIR | Der Mann ist gut. | Adjektiv (Yüklemsel) |
| Wie spricht er? (O nasıl konuşuyor?) | Fiili | HAYIR | Er spricht gut. | Adverb (Zarfsal) |
Özet: Kilit Nokta

Karışıklığı gidermek için kendinize sormanız gereken tek bir soru var: “Kelime bir ismin ÖNÜNDE mi?”
- Eğer bir kelime bir ismin (Nomen) önündeyse ve isme göre ek alıyorsa (-e, -en, -es vb.), o bir sıfattır.
- Diğer tüm durumlarda (fiilden sonra geliyorsa, başka bir sıfatı veya zarfı niteliyorsa) kelime yalın halde kalır ve çekimlenmez.
Bu basit kural, Almancadaki en büyük kafa karışıklıklarından birini çözmenize yardımcı olacaktır.